Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 2
( tarihinde yayınlandı)"Peki, bekârlara ne satıyorsunuz, leğen mi?"
Soruyu o kadar ciddi bir ifadeyle sordum ki, reyon görevlisi donup kaldı. Koca cadde boyunca yürüyüp bilindik ve farklı üçüncü bir markanın mağazasıydı ve ilk iki mağazada da, "Artık 5 kg'lik çamaşır makinesi üretmiyoruz" cevabını almıştım.
En önemli detay olan "İhtiyaca göre" kriteri çamaşır makinesinde patlıyor. Körcüllüğü de dikkate alarak ürün seçme çabasına girerseniz işler biraz daha zorlaşıyor ve sonunda bir de bakıyorsunuz ki 2. sınıf beyaz eşya markalarına ait ürünleri mıncıklıyorsunuz. [Gülümseme] Bu nedenle ilk önerim şu: İnternet üzerinden 5 kg kapasiteli veya düğmeli makinelerin peşine düşmek yerine yeni tişört, iç çamaşırı, çorap vs. almaya odaklanmanız!
KAPASİTE VE DEVİR HIZI
Ev tipi çamaşır makinelerinin kazan kapasitesini 5, 7, 8, 9 ve 10 kg olarak değişiyor. Devir hızlarıysa 800-1600 arasında. Yük arttıkça devir hızının da artması gerektiği detayını hatırlamalısınız. Çünkü makinenin çamaşırı sıkma sürecindeki başarısını devir hızı belirliyor.
Eğer çok pintiyseniz ve harcanacak vaktiniz de bolsa enerji tüketimi ve su sarfiyatı özelliklerine de bakabilirsiniz. Ancak çamaşır makinesindeki asıl enerji tüketimini su ısıtma süreci belirliyor ve bu ısıtma da birçok makinede A sınıfında.
Pazarlama ve fiyat belirleme taktikleri ile program sayısı arasında doğru bir orantı olduğu söylenebilir. Ancak bulaşık makinelerinde olduğu kadar vicdansız bir anlayış da söz konusu değil. Giyim ve yıkama alışkanlıklarınızı dikkate alarak program sayısına karar verebilirsiniz. "Ya yıkansın işte" diyenlerdenseniz makine seçimi yaparken program tiplerini eşelemenize hiç mi hiç gerek yok. Eh, yıkar bir şekilde.
YARDAN MI SERDEN Mİ?
Seçim yapma mecburiyetinden doğan kasvet çamaşır makinesi işinde zirve yapıyor. Çünkü körcül yaşam ve gerçekler aynı hizaya zor geliyor. Eski nesil makinelerde biri program diğer su ısısını belirleyen iki düğme var. Bir sonraki nesildeki ürünlerde yalnızca tek bir çevrilen düğme var ve programlar çoğunlukla yatay olarak iki sıra hâlinde dizilmiş yarı dokunmatik düğmelerden ibaret. Son nesil makinelerdeyse düğme falan yok. Her şey dokunmatik LED ekranda.
Deneyimlerini sorduğum ve akıllı makine kullanan arkadaşların ortak bir şikâyeti var: Makinenin ağdan düşmesi ve uygulama erişiminden çıkması. Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olan makinelerin de çoğu LED ekranlı. İşte seçim yaparken işler bu noktada zorlaşıyor. Biri olsa diğeri olmuyor. Tasarımların farklılığı da işe girince seçim yapmak zorlaşıyor.
Ürünleri mıncıklarken aldığım notlar şu şekilde:
- Körüz.biz'e eklenen ipuçlarından Beko, Arçelik ve Vestel'in kör müşterileri için Braille etiket tedarik ettiğini biliyordum. Ancak çoğu bayi bu hizmetten bihaber. Braille etiket istiyorsanız üreticinin çağrı merkezine ulaşıp bu talebinizi bildirin. Etiketler servise gönderiliyor, servis gelip yapıştırıyor.
- Yukarıda yazdığım Braille etiketler her modeli kapsamıyor imiş. Bir arkadaşın anlattığına göre LED ekranlı ürün için Braille etiket talebinde bulunmuş ancak "Erişilebilir uygulaması olduğu için" etiket üretilmediği söylenmiş. Cihazın ağdan çıkması olasılığına karşı siz illa etiketlemek isterseniz bu süreçte ses stoperlerinden faydalanabilirsiniz. Bir tarafı yapışkan olan ve düğme büyüklüğündeki bu zımbırtılar oldukça işlevsel şeyler. Daha fazla bilgi almak isterseniz şu bağlantıya tıklayın: https://koruz.biz?q=ses-stoperi
- Deterjan koyma yuvasını iyice ölçüp biçin. Yeni makinelerin birçoğunda bu gözlerin olduğu çekmece daha kısa. Yani çekmeceyi çektiğinizde dışa çıkan alan daha az. Toz deterjan kullanımını daha körcül olduğunu düşünüyorsanız bu detay acı bir deneyime dönüşebiliyor. Acı, çok acı, gerçekten çok üzücü. Ühü, ühü, ühü!
- 10 kg kapasiteli bir ürün alıyorsanız ve makinenizi tezgâh altındaki özel bir bölmeye koyacaksanız ölçülerini mutlaka öğrenin. Kazan kapasiteleri bazı markalarda derinliği arttırıyor. İthal ürünlerin bazılarındaysa priz tipleri farklı. İngiliz priz tipinde olan bu ürünleri Türkiye tesisatlarında kullanmak için çevirici olduğunu ve dert etmemenizi söylüyorlar. Ancak makineniz tezgâh altında veya bir dolap içinde duruyorsa bu çevirici yüzünden priz +4 santime çıkıyor ve bu da çılgın bir dert doğuruyor.
- Kapasite demişken ekleyeyim; bilmeyenler olabilir: Kazan kapasitelerini belirlemekte olan kg miktarı "su çekmiş ağırlık"tır.
AKILLI ÇAMAŞIR MAKİNELERİ
Telefon yazılımları nedeniyle körcül hayata oldukça uygun ürünler. Yukarıda da belirttiğim üzere cihazın ağdan düşmesine dair şikâyetler var ve körcül yöntemlerle cihazı yeniden ağa alabilen bir kördaşa denk gelmedim. "Uğraşırsan illa ki yapılır" diyorlar o da ayrı bir konu. Akıllı makineler için söylenenler şöyle:
- Android ve ios tabanlı uygulamalar var ve erişilebilirlik oranları oldukça yüksek.
- Yıkama programı, su ısısı, sıkma devri vb. özellikler seçilebiliyor. Bazı makineler kalıp programlar dışında kullanıcının da özgün bir program yaratmasına izin veriyor.
- Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olan makinelerde yıkama süreci için "deterjan kullan/kullanma", "yumuşatıcı kullan/kullanma" seçimi yapılabiliyor.
- Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olanlarda bu depoların doluluk durumuna dair bilgiye ulaşılabiliyor. Bazı markalarda yüzdesel oran verilirken bazısındaysa sadece bitmek üzere olduğunda veya bittiğinde uyarı veriyor. Bazı markaların yazılımında kimyasalın "konsantre" olup olmadığı soruluyor imiş. Cihaz buna göre depodan kimyasal çekiyormuş.
- Yıkama işlemini istediğiniz bir saatte başlamasını sağlayabiliyorsunuz. Ancak şöyle bir durum da söz konusu: Maalesef ki, oyun amacıyla çamaşır makinesi içine girip hayatını kaybeden çocuk vakaları yaşandığı için bazı üreticiler bu konuda tedbirler almış. En çok kullanılan tedbir "başlat" görevini makine üzerinden dokunmatik menüden yapılması. Bazı markalarsa "Gecikmeli başlat" gibi tanımlamalar yapmış. Kazan kapağını kapatıyor, ayarlarınızı telefonunuzdan yapıyor ve makine üzerinden düğmesine basıyorsunuz. Zamanı geldiğinde makine çalışıyor; bu süreç içinde kazan kapağı açılırsa zamanlanmış görev iptal ediliyor.
- Yıkama sürecini takip edebiliyorsunuz. O an ne yapılıyor? Kaç dakika kalmış vs. bilgilere ulaşabiliyorsunuz.
- Yaptığınız seçimler dahilinde bildirimler alabiliyorsunuz. "Sıkma işlemi başladı", "Yıkama işlemi bitti" vb. bildirimler uygulama aracılığıyla size ulaşıyor. Bazı uygulamalarda seçenekler kısmında bu bildirimler daraltılıp genişletilebiliyor.
- Makineye ait yazılımın da güncellemek mümkün imiş ancak deneyimini sorduğum dört beş arkadaştan üçü bunu bir türlü başaramadığını söyledi -ki cihazlar farklı markaydı.
AĞ KOPMA SORUNLARINA DAİR
Bu konuda da birkaç cümle yazmak istedim. Cihazın internet erişimi sık sık kopuyorsa IP havuzunda yaşanan bir çakışma söz konusu olması en muhtemel sebeptir. Modem/routerler kendilerine bağlanmak isteyen her cihaza Ip havuzundan bir ipi otomatik olarak atar. Ancak bazı cihazlar her seferinde son kullandıkları yerel IP numarasını talep eder ve bu da çakışma yaratır. Şunları kontrol edin:
- PC, tablet, telefon vb. cihazların varsayılan ağ protokollerini kullanın. Bir cihaza sabit ip numarası vermeniz gerekiyorsa bunu ip bloğununun sonlarında yer alan bir numara ile yapın. Örnek: 192.168.1.2 yerine 192.168.1.99.
- Kablosuz ağınızda, makine üreticisininin varsayılan olarak önerdiği kablosuz ağ şifreleme sistemini kullanın.
- Çamaşır makinesi ağ dışındayken evde kullanılan tüm kablosuz cihazları ağınıza bağlayın. Tüm cihazların ağa bağlandığından emin olduktan sonra çamaşır makinesini ağa alın. Bu işlem IP havuzundan sırasıyla ip atanmasını sağlayacağı için çakışma olasılığı en aza iner.
Bir sonraki yazıda kurutmalı çamaşır makineleri, kurutma makineleri, ütü ve ütü masalarıyla devam edeceğiz.
Yazı dizisinin diğer bölümleri:
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 1
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 2
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 3
(bknz: Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 4) (Yorum yazmak için tıklayın)
Ekleyen: Murat Kefeli | (Şikâyet et)
Soruyu o kadar ciddi bir ifadeyle sordum ki, reyon görevlisi donup kaldı. Koca cadde boyunca yürüyüp bilindik ve farklı üçüncü bir markanın mağazasıydı ve ilk iki mağazada da, "Artık 5 kg'lik çamaşır makinesi üretmiyoruz" cevabını almıştım.
En önemli detay olan "İhtiyaca göre" kriteri çamaşır makinesinde patlıyor. Körcüllüğü de dikkate alarak ürün seçme çabasına girerseniz işler biraz daha zorlaşıyor ve sonunda bir de bakıyorsunuz ki 2. sınıf beyaz eşya markalarına ait ürünleri mıncıklıyorsunuz. [Gülümseme] Bu nedenle ilk önerim şu: İnternet üzerinden 5 kg kapasiteli veya düğmeli makinelerin peşine düşmek yerine yeni tişört, iç çamaşırı, çorap vs. almaya odaklanmanız!
KAPASİTE VE DEVİR HIZI
Ev tipi çamaşır makinelerinin kazan kapasitesini 5, 7, 8, 9 ve 10 kg olarak değişiyor. Devir hızlarıysa 800-1600 arasında. Yük arttıkça devir hızının da artması gerektiği detayını hatırlamalısınız. Çünkü makinenin çamaşırı sıkma sürecindeki başarısını devir hızı belirliyor.
Eğer çok pintiyseniz ve harcanacak vaktiniz de bolsa enerji tüketimi ve su sarfiyatı özelliklerine de bakabilirsiniz. Ancak çamaşır makinesindeki asıl enerji tüketimini su ısıtma süreci belirliyor ve bu ısıtma da birçok makinede A sınıfında.
Pazarlama ve fiyat belirleme taktikleri ile program sayısı arasında doğru bir orantı olduğu söylenebilir. Ancak bulaşık makinelerinde olduğu kadar vicdansız bir anlayış da söz konusu değil. Giyim ve yıkama alışkanlıklarınızı dikkate alarak program sayısına karar verebilirsiniz. "Ya yıkansın işte" diyenlerdenseniz makine seçimi yaparken program tiplerini eşelemenize hiç mi hiç gerek yok. Eh, yıkar bir şekilde.
YARDAN MI SERDEN Mİ?
Seçim yapma mecburiyetinden doğan kasvet çamaşır makinesi işinde zirve yapıyor. Çünkü körcül yaşam ve gerçekler aynı hizaya zor geliyor. Eski nesil makinelerde biri program diğer su ısısını belirleyen iki düğme var. Bir sonraki nesildeki ürünlerde yalnızca tek bir çevrilen düğme var ve programlar çoğunlukla yatay olarak iki sıra hâlinde dizilmiş yarı dokunmatik düğmelerden ibaret. Son nesil makinelerdeyse düğme falan yok. Her şey dokunmatik LED ekranda.
Deneyimlerini sorduğum ve akıllı makine kullanan arkadaşların ortak bir şikâyeti var: Makinenin ağdan düşmesi ve uygulama erişiminden çıkması. Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olan makinelerin de çoğu LED ekranlı. İşte seçim yaparken işler bu noktada zorlaşıyor. Biri olsa diğeri olmuyor. Tasarımların farklılığı da işe girince seçim yapmak zorlaşıyor.
Ürünleri mıncıklarken aldığım notlar şu şekilde:
- Körüz.biz'e eklenen ipuçlarından Beko, Arçelik ve Vestel'in kör müşterileri için Braille etiket tedarik ettiğini biliyordum. Ancak çoğu bayi bu hizmetten bihaber. Braille etiket istiyorsanız üreticinin çağrı merkezine ulaşıp bu talebinizi bildirin. Etiketler servise gönderiliyor, servis gelip yapıştırıyor.
- Yukarıda yazdığım Braille etiketler her modeli kapsamıyor imiş. Bir arkadaşın anlattığına göre LED ekranlı ürün için Braille etiket talebinde bulunmuş ancak "Erişilebilir uygulaması olduğu için" etiket üretilmediği söylenmiş. Cihazın ağdan çıkması olasılığına karşı siz illa etiketlemek isterseniz bu süreçte ses stoperlerinden faydalanabilirsiniz. Bir tarafı yapışkan olan ve düğme büyüklüğündeki bu zımbırtılar oldukça işlevsel şeyler. Daha fazla bilgi almak isterseniz şu bağlantıya tıklayın: https://koruz.biz?q=ses-stoperi
- Deterjan koyma yuvasını iyice ölçüp biçin. Yeni makinelerin birçoğunda bu gözlerin olduğu çekmece daha kısa. Yani çekmeceyi çektiğinizde dışa çıkan alan daha az. Toz deterjan kullanımını daha körcül olduğunu düşünüyorsanız bu detay acı bir deneyime dönüşebiliyor. Acı, çok acı, gerçekten çok üzücü. Ühü, ühü, ühü!
- 10 kg kapasiteli bir ürün alıyorsanız ve makinenizi tezgâh altındaki özel bir bölmeye koyacaksanız ölçülerini mutlaka öğrenin. Kazan kapasiteleri bazı markalarda derinliği arttırıyor. İthal ürünlerin bazılarındaysa priz tipleri farklı. İngiliz priz tipinde olan bu ürünleri Türkiye tesisatlarında kullanmak için çevirici olduğunu ve dert etmemenizi söylüyorlar. Ancak makineniz tezgâh altında veya bir dolap içinde duruyorsa bu çevirici yüzünden priz +4 santime çıkıyor ve bu da çılgın bir dert doğuruyor.
- Kapasite demişken ekleyeyim; bilmeyenler olabilir: Kazan kapasitelerini belirlemekte olan kg miktarı "su çekmiş ağırlık"tır.
AKILLI ÇAMAŞIR MAKİNELERİ
Telefon yazılımları nedeniyle körcül hayata oldukça uygun ürünler. Yukarıda da belirttiğim üzere cihazın ağdan düşmesine dair şikâyetler var ve körcül yöntemlerle cihazı yeniden ağa alabilen bir kördaşa denk gelmedim. "Uğraşırsan illa ki yapılır" diyorlar o da ayrı bir konu. Akıllı makineler için söylenenler şöyle:
- Android ve ios tabanlı uygulamalar var ve erişilebilirlik oranları oldukça yüksek.
- Yıkama programı, su ısısı, sıkma devri vb. özellikler seçilebiliyor. Bazı makineler kalıp programlar dışında kullanıcının da özgün bir program yaratmasına izin veriyor.
- Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olan makinelerde yıkama süreci için "deterjan kullan/kullanma", "yumuşatıcı kullan/kullanma" seçimi yapılabiliyor.
- Sıvı deterjan ve yumuşatıcı deposu olanlarda bu depoların doluluk durumuna dair bilgiye ulaşılabiliyor. Bazı markalarda yüzdesel oran verilirken bazısındaysa sadece bitmek üzere olduğunda veya bittiğinde uyarı veriyor. Bazı markaların yazılımında kimyasalın "konsantre" olup olmadığı soruluyor imiş. Cihaz buna göre depodan kimyasal çekiyormuş.
- Yıkama işlemini istediğiniz bir saatte başlamasını sağlayabiliyorsunuz. Ancak şöyle bir durum da söz konusu: Maalesef ki, oyun amacıyla çamaşır makinesi içine girip hayatını kaybeden çocuk vakaları yaşandığı için bazı üreticiler bu konuda tedbirler almış. En çok kullanılan tedbir "başlat" görevini makine üzerinden dokunmatik menüden yapılması. Bazı markalarsa "Gecikmeli başlat" gibi tanımlamalar yapmış. Kazan kapağını kapatıyor, ayarlarınızı telefonunuzdan yapıyor ve makine üzerinden düğmesine basıyorsunuz. Zamanı geldiğinde makine çalışıyor; bu süreç içinde kazan kapağı açılırsa zamanlanmış görev iptal ediliyor.
- Yıkama sürecini takip edebiliyorsunuz. O an ne yapılıyor? Kaç dakika kalmış vs. bilgilere ulaşabiliyorsunuz.
- Yaptığınız seçimler dahilinde bildirimler alabiliyorsunuz. "Sıkma işlemi başladı", "Yıkama işlemi bitti" vb. bildirimler uygulama aracılığıyla size ulaşıyor. Bazı uygulamalarda seçenekler kısmında bu bildirimler daraltılıp genişletilebiliyor.
- Makineye ait yazılımın da güncellemek mümkün imiş ancak deneyimini sorduğum dört beş arkadaştan üçü bunu bir türlü başaramadığını söyledi -ki cihazlar farklı markaydı.
AĞ KOPMA SORUNLARINA DAİR
Bu konuda da birkaç cümle yazmak istedim. Cihazın internet erişimi sık sık kopuyorsa IP havuzunda yaşanan bir çakışma söz konusu olması en muhtemel sebeptir. Modem/routerler kendilerine bağlanmak isteyen her cihaza Ip havuzundan bir ipi otomatik olarak atar. Ancak bazı cihazlar her seferinde son kullandıkları yerel IP numarasını talep eder ve bu da çakışma yaratır. Şunları kontrol edin:
- PC, tablet, telefon vb. cihazların varsayılan ağ protokollerini kullanın. Bir cihaza sabit ip numarası vermeniz gerekiyorsa bunu ip bloğununun sonlarında yer alan bir numara ile yapın. Örnek: 192.168.1.2 yerine 192.168.1.99.
- Kablosuz ağınızda, makine üreticisininin varsayılan olarak önerdiği kablosuz ağ şifreleme sistemini kullanın.
- Çamaşır makinesi ağ dışındayken evde kullanılan tüm kablosuz cihazları ağınıza bağlayın. Tüm cihazların ağa bağlandığından emin olduktan sonra çamaşır makinesini ağa alın. Bu işlem IP havuzundan sırasıyla ip atanmasını sağlayacağı için çakışma olasılığı en aza iner.
Bir sonraki yazıda kurutmalı çamaşır makineleri, kurutma makineleri, ütü ve ütü masalarıyla devam edeceğiz.
Yazı dizisinin diğer bölümleri:
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 1
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 2
Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 3
(bknz: Çamaşır İşlerine Sıfırdan Giriş - 4) (Yorum yazmak için tıklayın)
Ekleyen: Murat Kefeli | (Şikâyet et)
Önceki İpucu: Ayakkabı / Bağcık Bağlamak | Sonraki İpucu: Docx Word Formatındaki Bir Belgeyi Bilgisayarda Pdf'ye Dönüştürmek